Ana içeriğe atla

İstanbul




İstanbul’un soğuk insanları arasında yaşamaya alışmak,  
Kabul etmek ya da benimsemek,  
Kaybolmak en ücra köşelerde, ölümü beklemek,  
Severek sevilmeyi ummak.

İstanbul’da geçen yıllar bir zaman kaybı,  
Taş yığını arasında bir tür işkence,  
Karmaşık yollarda yönünü belirlemeye çalışmak,  
Adım adım gelen ölümü beklemek.

Kaybolduğunu anladığın an kendini aramak,  
Yaşadığın halde yaşamadığını hissetmek,  
Denizinden nefret etmek,  
Sonra gidip kanalizasyonda yüzmek.

Karanlık bir gece gibi, aydınlığı beklemek,  
İstanbul olabilmek için karanlığı gözlemek,  
Beklediğini bildiğin halde beklemeyi ummak,  
Severken sevilmeyi ummak.

Aslında tüm mesele sevebilmek,  
Eğer sen seversen, her şeyin güzel olacağını hissetmek,  
Hislerine güvenmek ve yanılmamayı ummak,  
Umudunu yitirdiğini anladığın an kendini kaybetmek,  
Sevilmediğini anladığın an, Azrail ile tanışmak...

Yorumlar

  1. "Hislerine güvenmek ve yanılmamayı ummak"
    kesinlikle suanki durumumu özetlemişsin. Kalabalık, soğuk şehir. Orada yaşamasam da kaçmam için yeterli sebepler var. Ama belki sevmeye çalışırsan düzelir. Emeğine sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İstanbul'da yasayan insanların çoğu İstanbul'u sevmez ama İstanbul'dan da kopanlar azdır. Bu ister iş imkanları olsun ister alisilmislik olsun. Okul yıllarında ki gibi sevmediğin ders zor gelir ve bir öğretmen sana o dersi sevdirdiginde kolay olur her sey. Eğer seversek kolaylasir yaşamak. Teşekkür ederim değerli yorumun için.

      Sil
  2. Aslında tüm mesele sevebilmek. Emeğine sağlık.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder